6 Mayıs 2025 00:16

Halit Çelenk Hukuk ödülleri bu yıl direnen gençlere ithaf edildi

Ankara – Türkiye’nin en büyük hukukçularından, Denizler başta olmak üzere bütün devrimcilerin, örgütlerin, hak gaspına uğrayan herkesin avukatı olarak bilinen Halit Çelenk, ölümünün 14.’üncü yıldönümünde, Türkiye Barolar Birliği’nin Av. Özdemir Özok Kongre ve Kültür Merkezi’nde, adına verilen Halit Çelenk Hukuk Ödülleri töreni ile anıldı.

Çelenk ailesi, CHP Milletvekili Utku Çakırözer, EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan, Sol Parti ve TKP yöneticileri, akademisyen, aydın ve yazarlar, hukukçular ile çok sayıda üniversite ve lise gençlerinin katıldığı ödül töreninde, Seçici ve Düzenleyici Kurul üyeleri, Prof. Dr. Korkut Boratav, Av. Ercan Demir, Serpil Çelenk Güvenç, Dr. Öğretim Üyesi İlker Kılıç, Ali Rıza Aydın, Av. Barış Aybay, Av. Özlem Şen ve Av. Ümit Altaş’ın belirlediği ödüller sahiplerini buldu.

Fotoğraf: Evrensel

“Hukuk mesleği baskı altında”

Törende konuşan TBB Başkan Yardımcısı Av. Ercan Demir, Halit Çelenk’in Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın avukatı olarak gösterdiği mücadeleci duruşu ve savunma hakkının kutsallığına vurgu yaptı. Bugün hukuk mesleğinin baskı altında olduğuna, hukukçuların savunma haklarının ellerinden alınmaya, avukatların, örgütleri baroların hedef haline getirildiğine dikkat çeken Demir şunları söyledi:

“Bugün savunma mesleği, Cumhuriyet tarihinin en ağır baskı ve saldırıları altında. Çevre haklarını, işçilerin emeğini, ifade özgürlüğünü savunan avukatlar yargılanıyor, hapsediliyor. Selçuk Kozağaçlı gibi meslektaşlarımız hak mücadelesi verdiği için tutuklu. İstanbul Barosu, insan haklarını savunduğu için hedefte.”

“Halit Çelenk’in mirasını sürdüren genç hukukçular var”

19 Mart'ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik soruşturmalara ve bu soruşturmaların ardından gençlerin direnişlerine atıf yapan Demir, bu protestolara karşı başlatılan soruşturma, gözaltı ve tutuklamalara da yer verdi. Bu süreçte gençleri savunan avukatların da saldırılara uğradığını, savunma hakkının baskı altında olduğunu aktaran Demir, ancak Halit Çelenk’in mirasını sürdüren genç avukatların, kararlılıkla mücadele etiğinin de altını çizdi. Demir “Bu düzene uymayan herkes düşman ilan ediliyor” dedi.

Seçici Kurul adına söz alarak, ödül alan eserleri tanıtan Avukat Özlem Şen de “düşman hukuku” ile muhaliflerin hedef alındığını, iktidarın hukuku bir araç olarak kullandığını dile getirdi. “Kadınlar, işçiler, köylüler, öğrenciler… Mevcut muhafazakâr-neoliberal düzene uymayan herkes düşmanlaştırılıyor. Yargı, adaleti dağıtmak yerine siyasal mücadelenin bir aracı haline geldi” diye konuşan Avukat Şen, avukatların adliyelerde, karakollarda ve sokaklarda sistematik baskılara maruz kaldığını aktardı.

Halit Çelenk’in ‘5 Kapı 5 Kilit’ kitabına atıf!

Halit Çelenk’in Mamak Cezaevi’ni anlattığı "5 Kapı 5 Kilit" adlı kitabına atıfta bulunan Şen şunları söyledi:  “Bu eser, yalnızca kişisel bir anı kitabı değil, aynı zamanda Türkiye’deki hukuk, insan hakları ve özgürlük mücadelesinin bir aynasıdır. Mamak Askerî Cezaevi’nde Halit Çelenk ve üç meslektaşının, 5 kapıdan ve bu kapılarda bekleyen nöbetçilerden geçerek TÖB-DER davasından yargılanan müvekkillerini ziyaret etmeye çalıştıkları sırada uğradıkları saldırı, kitabın isminin ilham kaynağı olmuştur. Bu kitapta yer alan savunmalar, hakkında açılan davalar, yapılan sahte ihbarlar, cezaevinde karşılaştığı baskı ve hukuksuzluklar bugün hâlâ güncelliğini korumaktadır. Çünkü savunma, bugün de hala saldırı altındadır ve savunulması gerekmektedir.” Şen ödülün gençlere ithaf edilmesinin, Çelenk’in hak mücadelesinin yeni nesillerde yaşadığının kanıtı olduğunu da diye getirdi.

Birincilik ödülü gençlere

Gençlere ithaf edilen birincilik ödülünün gerekçelerini ise Seçici Kurul adına Ali Rıza Aydın açıkladı. Büyük ödülün “Hak Mücadeleleri” başlığıyla, hak ve özgürlükler için direnen gençlere ithaf edildiğine dikkat çeken Aydın Halit Çelenk’in devrimci avukatlık mirasının gençlerde yaşadığını sözlerine ekledi. Aydın, gençlerin Mart 2025’te seçme, seçilme hakkının gaspı ve toplumsal sorunlara karşı ayağa kalktığını, Anayasa’da yer alan ancak uygulanmayan hakları hatırlatarak mücadele ettiğini söyledi.

Ödül alan eserler

Konuşmaların ardından, hukuk alanında özgün ve toplumsal sorunlara duyarlı çalışmaları teşvik etmeyi amaçlayan ödüller sahiplerine takdim edildi. Akademik Destek Ödülü, Ulaş Karadağ’ın “Hukukun Üstünlüğü ve Otoritarizm: Türkiye’nin Anayasal Dönüşümü İçin Bir Çerçeve” başlıklı makalesi ve Erdem Arda Akay’ın “Suçun Kamusallığı Bağlamında Devletin Mağdur Sıfatı” konulu tezi arasında paylaştırıldı.

Teşvik Ödülü ise Ezgi Duman’ın “Mahpus Çocuklar” ve Özge Fındık’ın “Kimsesizlerin Hikayesi: Suça Sürüklenen Çocuklar” başlıklı makalelerine verildi.

Cevdet Sunay’ın çizdiği yol haritası ve AKP

Törenin son konuşmacısı, Halit Çelenk’in kızı, Seçici Kurul üyesi Serpil Çelenk Güvenç oldu. Güvenç, Dönemin Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’ın, “... bugünkü okullar birer anarşi yuvası haline geldi. Bu okullardan yetişen gençlere memleket idaresi teslim edilemez. 10 yıl sonra bunların hepsi işbaşına geçecekler. Onlara nasıl güvenebiliriz? ...Biz laik okullara karşı İmam Hatip okullarını ‘bir alternatif’ olarak düşünüyoruz. Devletin kilit mevkilerine getireceğimiz kişileri bu okullarda yetiştireceğiz” sözlerine atıf yaparak, o yol haritasının bugün AKP tarafından uygulandığını dile getirdi. Güvenç şunları söyledi: “Siyasal İslamcı bir sermaye iktidarı olan AKP, kadrolarıyla birlikte, sözü edilen bu ‘alternatif’ten doğmuştur. Demokratik/laik/sosyal hukuk devletinin Anayasanın bir köşesinde uyumaya bırakıldığı yeni Türkiye’de cemaat-tarikatların çöreklendikleri kuran kursları, yurtlar ve benzeri dinsel yapılanmalarda vaka-yı adiyeye dönüşen çocuk istismarı hatta çocuk ölümleri yaşanmakta, okullardan cami-medrese karışımı yapılar türetilmekte; laik, çağdaş, bilimsel eğitimin adının bile kalmadığı, inanılmaz sayılara ulaşan kadın cinayetlerinin iş cinayetleriyle rekabet etmeye başladığı, Anayasa ve yasalardaki emeğe ve emekçiye ait tüm kazanılmış hakların yok sayıldığı, 12 Eylülden bu yana kahkahalarla gülmekte olan sermayenin görülmedik ölçüde emeğin yarattığı değere çöktüğü İslamcılıkla sarmalanmış bir mafya kapitalizmi yaşanmaktadır. Emekçi halk, yarattığı değerden yaşamına yetecek kadar bile pay alamamaktadır. Halk sürünmekte, ülkenin üzerine çökenler hayatlarını yaşamaktadırlar.”

“Halit Çelenk bugün yaşasaydı gençleri savunurdu”

AKP’nin hukuk dışı politikalarına karşı direnen gençlere değinen Güvenç, “Babam hayatta olsaydı, Denizler’in, Mahirler’in davasında olduğu gibi tüm enerjisini toplar, bugün hak mücadelesi veren gençleri savunmaya koşardı” dedi. Çelenk, babasının 70’li yıllarda bağımsız Türkiye ve sosyalizm mücadelesini gençlere anlatacağını, mevcut düzenin egemenlerin çıkarları için dayattığı baskıların gerçek hukuk olmadığını vurgulayacağını söyledi.

Törende, Güneş Demir ve Ozan Çoban da türkülerini seslendirdiler. Salonun büyük bir coşkuyla katıldığı türküler, katılımcıları geçmişe götürdü, adeta nostalji yaşattı.

Seçici Kurul üyeleri ve ödül alanların, gençlerin toplu fotoğraf çektirmesinin ardından kokteyle geçildi. (Evrensel)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yoksulluk duvarını birlikte yıkalım
TÜPRAŞ ve Ford işçilerinden mektup var:

Yoksulluk duvarını birlikte yıkalım

Türkiye’nin en büyük ve en kârlı iki sanayi kuruluşu: TÜPRAŞ ve Ford Otosan… İkisi de Koç ailesine ait. Patron, Erdoğan-Şimşek programına güvenerek TÜPRAŞ’ta ücretleri yoksulluk sınırının yarısına inen işçilere yüzde 28 zam dayatıyor. Aynı tehlike Ford işçilerinin de önünde. Gazetemiz aracılığıyla mektuplaşan Ford, TÜPRAŞ ve Novares işçileri “Yoksulluğa karşı gün birlik olma günü” dedi.

TÜPRAŞ'ın 3 yıllık işçi başı kârı: 21 milyon 974 bin TL

TÜPRAŞ'ta işçilerin aldığı ortalama ücret: 35 bin TL

TÜPRAŞ'ta çalışan toplam işçi sayısı: 6 bin 200

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
4 Mayıs 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et